Gazze’de iki aydır çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 17 binden fazla Filistinli öldürerek soykırıma girişen işgalci güç İsrail’in askerlerinin tamamen tahrif edilmiş Yahudi dini öğretilere göre hareket ettiği ortaya çıktı. Radikal ideolojiden beslenen Siyonistler bölgeyi yangın yerine çevirmeye çalışırken, Orta Doğu’da kapsamlı bir savaş tehlikesini her geçen gün artırıyorlar. ABD ve Avrupa’dan aldığı destekle iyice pervasızlaşan İsrail’in radikal yönetiminin durdurulması gerektiğine dair dünyanın birçok farklı yerinden sesler yükseliyor. Tamamıyla Siyonist ideolojinin etkisinde davranışlar sergileyen askerlerin üniformalarında ve kol armalarında sözde Süleyman Tapınağı’na işaret eden askeri simgeler kullanıldığı sosyal medya mesajlarında görüldü. Bir paylaşımda da Gazze’deki bir evin duvarındaki Mescid-i Aksa resminin üzerinde “Yakında (Süleyman) tapınağımızı kuracağız” yazılarıyla poz veren askerler, katliamların arkasındaki gerçek motivasyonu ortaya koydu.
İşgalci gücün çok sayıda askeri, soykırım gerçekleştirdikleri Gazze’de, kollarında sözde “Süleyman Tapınağı”nın armasıyla görüntülendi. Bir başka askerin ise Kubbetüs Sahra’nın resminin bulunduğu bir duvara “Yakında (Süleyman) tapınağımızı kuracağız” yazarak poz verdiği görüldü.
Lehi adıyla bilinen aşırı sağcı Siyonist örgütlenmenin eski üyesi Ezra Yachin ise Gazze’yi işgal etmeye giden askerlere soykırım vaazı vererek, Gazze saldırılarının “kutsal bir olay” olduğunu söyledi. Lehi örgütlenmesi, Aksa’nın yıkılmasıyla Süleyman Tapınağı’nın üçüncü kez kurulmasını açıkça savunuyor. 95 yaşında olmasına rağmen Gazze’deki soykırıma katılmak isteyen fanatik dinci terörist Lachin, “Peygamberler tarafından gönderilen bütün kehanetlerin gerçekleşmek üzere olduğunu” söyleyerek Mescid-i Aksa’nın yıkılmasına atıfta bulundu.
Öte yandan işgalci güce bağlı askerler, işgal ettikleri Gazze’de “Chabad evleri” olarak adlandırılan dini mabetler kuruyorlar. Bu evler, dünyanın diğer bölgelerinde Yahudiler için koşer yemek ve ibadet etmek için alan sağlıyor.
Savaşın başlarında işgalci Başbakan Binyamin Netanyahu, askerlerine tahrif edilmiş Tevrat’ta geçen “Şimdi git, Amaleklere saldır. Onlara ait her şeyi tümüyle yok et, hiçbir şeyi esirgeme. Kadın, erkek, çoluk çocuk, öküz, koyun, deve, eşek hepsini öldür” emrini hatırlatmıştı.
İsrail ordusuna 2016 yılında başhaham olarak atanan ve hala görevine devam eden Tuğgeneral Amid Eyal Karim ise 2002 yılında kendisine sorulan “askerlerin savaş sırasında kadınlara tecavüz etmesine izin verilip verilmeyeceği” sorusuna “askerlerin moralini korumanın bir parçası olarak izin verileceğini” ifade ederek sapkınlığın zirvesine çıkmıştı. Kasım ayında ise İsrail’de 43 haham, Gazze’deki hastanelerin vurulmasını onaylamıştı. İsrail ordusunun Nahal Tugayı üssünün hahamı Amichai Friedman ise askerlere hitaben, “Bu topraklar bizim. Hepsi. Gazze ve Lübnan dahil. Vadedilmiş Topraklar’ın tamamı bizim” dediği görüldü.
ABD, Filistin’deki katliamı finanse etmeye devam ediyor. İsrail’e tarihinin en büyük askeri ve finans yardımını yapmaya hazırlanan ABD’nin, saldırıyı bitirmesi için İsrail’e aralık ayının sonuna kadar süre verdiği iddia edildi. ABD Kongresi’nde İsrail’e yapılacak 105 milyar dolarlık yardım paketi Demokrat Parti ile Cumhuriyetçiler arasındaki Meksika sınırı kavgasına takılırken, Washington’da, işgalci gücün Gazze’deki katliamlarını kısa sürede sona erdirmesi için ikna faaliyetlerini de artığı kaydediliyor. İsrail ile Hamas arasındaki müzakereler konusunda bilgisi olan kaynakların belirttiğine göre 2024 başkanlık seçim dönemine ABD siyaseti hızla girerken, özellikle Demokrat Parti tabanındaki genç ve Filistin yanlısı tabanın desteğini almak isteyen ve küresel imajını toparlamayı hedefleyen ABD Başkanı Biden’ın İsrail’e “Ay sonuna bu işi bitir” talimatı verdiği ileri sürüldü.
Öte yandan ABD ve İsrail medyasında da, Washington yönetiminin, 2024 itibarıyla işgalci güçten geniş çaplı saldırılar yerine daha nokta operasyonlar düzenlenmesini istediğine yönel bilgiler düşmeye başladı. Binlerce çocuk ve kadın dahil olmak üzere 16 bine yakın sivili katleden İsrail’in oluşturduğu yükü bu yolla çözmek isteyen ABD yönetiminin, Joe Biden’ın katliam görsellerinin tüm dünyada yayınlandığı bir dönemde başkanlık yarışına hazırlanmak istemediği belirtildi. ABD’nin ocak ayı itibarıyla işgalci gücün daha lokalize edilmiş, Hamas yönetim kademelerini ve unsurlarını hedefleyen nokta saldırıların düzenlendiği, düşük yoğunluklu bir stratejiye dönmesini beklediği belirtildi.
İşgalci güç İsrail’in geçen hafta devirdiği esir takası müzakere masasına dönmek için temaslarda bulunmaya başladığı ortaya çıktı. Mısırlı kaynakların, Al Arabi El-Cedid adlı Katar merkezli yayın organına verdikleri bilgiye göre Kahire ateşkes karşılığı rehinlerin takas edilmesine ilişkin anlaşmaya geri dönülebileceğini değerlendirdiği belirtildi. Mısırlı kaynakların İsrail tarafının yeni esir takası için girişim işaretleri verdiği ve Mısır ile İsrail yetkililer arasında temas kurulduğu belirtildi. Kaynakların verdiği bilgiye Gazze’deki Filistinli grupların elinde bulunan kadın ve yaralı askerler ile yaşlı esirlerin serbest bırakılması karşılığında İsrail zindanlarındaki hasta ve yaşlı Filistinlilerin serbest bırakılması gündeme getirildi.